top of page

Travmaların Portresi

Psikopark Günleri'nin ilk programı olan Travmaların Portresi'nde alanında uzman isimlerle Travma kavramını çeşitli açılardan inceledik.

Travma

"Travma", bir kişinin yaşadığı olayların sonucunda psikolojik olarak etkilendiği bir durumu ifade eder. Bu olaylar, bir kaza, doğal afet, şiddet, cinsel istismar, savaş veya diğer türdeki stresli ya da tehlikeli durumlar olabilir.


Travmatik bir olay, kişinin normal işlevselliğini bozabilecek derecede güçlü bir etkiye sahip olabilir.

Travmatik olaylar sırasında, kişi ölüm, yaralanma veya ciddi tehlike gibi tehditkar ya da tehlikeli durumlarla karşı karşıya kalır. Bu durumlar, kişinin normal güvenlik ve kontrol hissini kaybetmesine neden olabilir. Bu durumlar sonucunda, kişide anksiyete, depresyon, korku, öfke, utanç veya suçluluk gibi çeşitli duygusal ve davranışsal belirtiler ortaya çıkabilir.


Travmatik olaylar sonrası gelişen belirtiler ve semptomlar kişiden kişiye farklılık gösterse de, genellikle korku, çaresizlik veya dehşet duyguları, uyku bozuklukları, kabuslar, duygusal duyarsızlık ve anıların tekrarlanması gibi semptomlarla kendini gösterir. Travmatik olaylar sonrası, kişilerin destek ve tedavi almaları genellikle önemlidir.


 

Travmasız Hayatlar

"Travmasız hayatlar", bir kişinin hayatında ciddi, stresli veya tehlikeli bir olay yaşamadan önce ve sonra denge, mutluluk ve refah seviyesini sürdürmesini ifade eder. Bu tür hayatlar, kişinin genellikle fiziksel, zihinsel ve duygusal sağlığını koruyan, güvenli bir çevrede yetiştirilmesi ve gelişmesiyle ilişkilendirilir.

Ancak, hiçbir insanın tamamen travmasız bir hayat yaşamadığı göz önünde bulundurulmalıdır. Hayatın kendisi, zaman zaman zorluklar ve zorluklarla doludur ve bazı durumlarda bu zorluklar insanların travma yaşamasına neden olabilir.

Travmasız bir hayatın mümkün olmadığı düşünüldüğünde, insanlar yaşadıkları zorluklarla başa çıkmayı öğrenmek ve hayatlarını devam ettirmek için güçlü ve esnek olmalıdırlar. Bu, kişinin dirençli olması ve zorluklarla mücadele etmek için sağlıklı bir zihin ve beden sağlaması gerektiği anlamına gelir. Bu nedenle, insanlar travmatik olaylardan kurtulmak için kaynaklar, destek ağı ve psikolojik tedavi gibi yardımcı kaynaklar aramalıdır.


 

Travma Temelinde Psikopatoloji ve EMDR

"Travma temelinde psikopatoloji" terimi, kişinin geçmişte yaşadığı bir veya birden fazla travmatik olayın, zihinsel sağlığını etkilemesi sonucu ortaya çıkan psikolojik bozuklukları ifade eder. Bu durumlar arasında, post-travmatik stres bozukluğu (PTSD), depresyon, anksiyete, borderline kişilik bozukluğu ve dissosiyatif bozukluklar gibi çeşitli rahatsızlıklar yer alabilir. Bu bozukluklar, travmatik olayların kişinin hayatındaki güvenlik, kontrol ve normal işlevselliği tehdit edici etkilerine bağlı olarak ortaya çıkabilir.


EMDR (Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme) ise, travma sonrası ortaya çıkan psikolojik semptomları hafifletmek için kullanılan bir terapi yöntemidir. Bu terapi yöntemi, kişinin travmatik olaylarla ilgili duygusal ve fiziksel duyarlılığı azaltmak için göz hareketleri, dokunsal uyarılar veya sesler gibi çeşitli uyarımlar kullanır.


EMDR terapisi, kişinin travmatik hatıralarını yeniden işleme ve anılarını olumlu bir şekilde değiştirme sürecini hızlandırarak, rahatlama ve iyileşme sürecini desteklemeyi amaçlar. Bu terapi, geçmişteki travmatik olayların neden olduğu duygusal ağrıyı hafifletmeye yardımcı olabilir ve böylece kişinin normal günlük işlevselliğini geri kazanmasına yardımcı olabilir.


 

Psikoterapi Odasında Travmalarla Çalışmak

Psikoterapi odasında travmalarla çalışmak, bir terapistin bir kişinin yaşadığı travmatik olaylarla ilgili duygusal ağrıyı hafifletmek, kişinin yaşam kalitesini ve işlevselliğini artırmak ve yaşadıkları olayların etkilerinden kurtulmasına yardımcı olmak için yürüttüğü bir terapi sürecidir.


Travmalar, kişinin hayatındaki güvenliği, kontrolü ve normalliği tehdit eden ciddi olaylardır. Bu olaylar, örneğin cinsel istismar, fiziksel saldırı, doğal afetler veya kazalar gibi çeşitli şekillerde olabilir. Bu olaylar kişide ciddi psikolojik semptomlar, kaygı, korku, depresyon ve panik atak gibi rahatsızlıklara neden olabilir.

Psikoterapi, kişinin geçmişte yaşadığı travmatik olayların neden olduğu duygusal ağrıyı hafifletmek ve gelecekteki stres ve zorluklara karşı daha dirençli hale getirmek için kullanılan bir terapi yöntemidir.


Psikoterapi sürecinde, kişi geçmişteki travmatik olayları yeniden hatırlayacak, duygusal ağrıyı ifade edecek ve bu duyguları yargılamadan kabul etmesi sağlanacaktır. Bu süreç, kişinin travma sonrası semptomlarını hafifletmeye, kaygı ve korkularını yönetmeye, benlik saygısı ve özgüvenini artırmaya ve hayatında daha sağlıklı bir yön bulmaya yardımcı olacaktır.


Psikoterapi odasında, terapistler genellikle belli teknikler ve stratejiler kullanarak, kişinin duygusal dünyasını keşfetmek, onun travmatik deneyimleriyle yüzleşmesini sağlamak ve bu deneyimleri yeniden işleme sürecine girmesine yardımcı olmak için çalışırlar. Bu teknikler arasında EMDR, bilişsel-davranışçı terapi (CBT) ve psikodinamik terapi gibi çeşitli terapi yöntemleri bulunur.




Üsküdar Üniversitesi

2022-05-21

50

bottom of page